Toplantı bittiğinde saat gece 10’u gösteriyordu. Toplandığımız apartmanın kapısı ana caddeye bakıyordu. Gündüz kan kalabalık trafik gece yol boyunca park etmiş arabalara bırakmıştı yerini. Sekizimiz de evden çıkmadan vedalaşmıştık. Beraber gezmenin tehlikesinin farkındaydık. Kapıdan ilk Bayram çıktı. Aramızda en zeki, en kuşkucu, en ihtiyatlı, en tedarikli, en sakin, en korkak ama aynı zamanda en cesur da oydu. Kapıdan çıktı ve yine hiç telaş göstermeden apartmana geri döndü. Apartmandan içeri girer girmez “ Takip ediliyoruz beyler. Yol boyunca park etmiş arabalardan birinin, yan dikiz aynası çok açık. Muhakkak bizim apartmanı gözlüyor. Trafikte bu açıklıkta ayna kullanırsan yandan gelen arabaları değil kaldırımda yürüyen insanları görürsün.”, dedi.
“Ne yapacağız” şimdi dedim.
Gülümsedi ve “Ben çıkıp yoluma devam edeceğim. Çünkü deşifre oldum. Sizler ise bekleyin. Araba peşimden giderse ters yöne dağılın. Eğer araba gitmezse gidene kadar bekleyin.”, dedi ve uzaklaştı.
Bayram abi gitti ve araba onu takip etti. Ters yöne dağıldık ve bizi de sokağın sonunda yakaladılar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder