16 Şubat 2012 Perşembe

Yutup ve Portreci - Heykel adam muhabbeti

Meydana bir adam daha gelmeye başlamıştır. Heykel adam. Üstün çıplak altında ise bir pantolon ile; saçları kazınmış, gıpgri bir adam. Fiziği fena değil, zayıf ama belirgin kasları var. Kendini griye boyadığı için daha da bir belirgin ve farklı görünüyorlar. Gri camları olan güneş gözlüğünü de takıyor, beraberinde getirdiği yarım metre uzunluktaki platforma çıkıyor ve yaklaşık bir saat hareketsiz duruyor. Sonra bir diyet kola içiyor bir saat daha öyle duruyor. Sonra yanında getirdiği amerikan usulü bir sandöviç yiyor iki saat daha duruyor. Meydana gelen yeni biri tabi herkesi kıllandırıyor. Özellikle de Yutup'u;

"Abi adama bak ya! Salak salak duruyor parayı kırıyor. bir şey yapmalı!"
"Ne yapacaksın Yutup? Dövecek misin?"
"Gerekirse biz ekmeğimizin kavgasındayız"
"Eğer ekmeğini adam döverek kazanacaksan neden saatlerce durada duruyorsun, kışın götün donuyor? Adam döverek daha iyi para kazanabileceğin bir ton iş var."
"Abi biliyorsun ben sanat aşığıyım."
"Aman Yutup sakın. Hiç bu muhabbete başlama yine. Çılga geldi kimsye sormadan tezgahı kurdu, sesin çıkmadı. Dövmeye kalmadın, senin bu heykele karşı garezin ne?"
"Şey abi..."
"Bırak şeyi, kabul et kıskandın adamı. Çılga'dan kıskandınsa seni uyarayım o iş olmaz, imkansız olmaz. Ayrı kainatların insanlarısınız. O kızın derdi bir turist bulup bu ülkeden gitmek, bir an gözlerini kapat ve ikinizin resmini yanyana koy."
"Abi yok öyle bir şey."
"Var Yutup var ama sakın. Zaten gelip giden bir aklın var. Aman deyim."
"Abi bu herif bizi aç bırakmasın?"
"Amerika da olsa, Fransa da olsa korkunu anlardım ama burası Türkiye. Bizim halk hareket ister, ilgisi dağınıktır. Adamın sanatı hepimizinkinden zor. Nasıl yapıyor anlamış değilim hele kışı nasıl geçirecek cidden merak ediyorum ama korkma. Bakar bakar geçerler ona. Hatta bir süre sonra hergün meydandan geçenler bakmaz bile olur. Hem korkma türkü dinleyicis ile hiç bağdaşmayan bir kesime hitap ediyor. Senin ekmeğinden hiç götürmez, Çılga ile beni vurur, ama bizi de çok vurmaz."
"Tamam abi de bu adam nasıl duruyor?"
"Nereden biliyim olum. Gidip sormak gerek. Benim asıl kafama takılan ne düşünüyor? Bu kadar uzun süre kendini dinleyen birinde ne insani çıkarımlar vardır, gerçi adam selamsız sabahsız da çıktı. Bir ara bir muhabbet kurmaya bakalım merak ettim altından ne çıkacak"

Hiç yorum yok: