3 Şubat 2014 Pazartesi

pazartesi - satranç

pazartesi - satranç

Her zaman derim, satranç kralların oyunudur pazartesi piyonları. Şarkköy İmparatoru 3.Neida geçenlerde bana elçisini gönderdi ve satranç maçı teklif etti. Uzun zamandır oynamıyordum ama bir diktatör karşımda ne yapabilir diye düşünüp kabul ettim. “Nesine?”, dedim, “Kazanırsan kızımı alırsın”, dedi. “Kaybedersem kızını alırım, kazanırsam imparatorluğu lağvedersin” dedim ve kabul etti.

*Motorlu taşıt  vergilerini aksatmamalı.
*Beynimi yıkamalı.
*Kara para aklamamalı.
*Banyoya bone ile girmemeli.
*Grafititesi yüksek olmalı.
*Uyuz uyuz konuşmamalı.
*Kendi kamuoyu yoklamasını kendi yapmalı.

Maç sabahı II. Elizabeth’i aradım ve “Üç ikiz, sekiz muhafız bir de bir de kralı temsilen Elton John’u alıp gel”, dedim. Sağolsun geldi. Sokağı kapattık, tebeşirle 8x8 çizdik ve 3.Neida ile maça başladım. İki hamle ile vezirin önünü açtım ve sadece vezirle oynadım. Malumunuz satrançtaki vezirin karşılığı Queen’dir. II. Elizabeth “e3”diyorum koşuyor, “g8” diyorum koşuyor. Çok yoruldu ama oyunu kazandığımız için de bir o kadar sevindi yavrucak. Sonuç olarak artık Şarkköy İmp. diye bir yer yok. İnternetten, ders kitaplarında ve haritadan sildim.

Hiç yorum yok: