BUGÜN
GÜNLERDEN GÜN ve her gün birbirine benzer. Apartmanın ülke ekonomisine yük olan
tüm kadınları toplandık; kısırlar, mercimekli köfteler, peynirli poğaçalar,
mozaik pastalar, kurabiyeler, kekler ve tabiki yaprak sarmaları... Hatice
Hanım’ın –hatçanımın- evindeyiz. Giriş bir küçük altın, çay sınırsız. Baş
köşedeki tekli koltukların birine ben, ötekine ise hiç hazetmediğim Saniye
Hanım oturuyor. Bir saattir o yasin okuyor, biz dinliyorduk; anca bitti. Her
gün iki temel üzerine inşa edilir. Önce Allah, sonra yallah!
Allah?!
kısmı bittiği gibi dedikoduya başlandı. Güne gelmeyen ya da güne kabul edilmeyenler
hakkında salladık durduk. Tam karşı apartmadaki Leman Hanım’ın kızının gidişinin
gidiş olmadığına karar verdik ki; Saniye Hanım gitti. Gittiği gibi de kahveler
kondu ve fal muhabbet açıldı. Sahne sırası bana geldi.
“Şeniz
gel kızım senle başlayalım. Yanakları olduğundan daha pembe, bir heyecan
var bunda belli.
“Geldim
abla.”
Sarışın kadın: sağ el işaret parmağında kalem izi. Demek ki
çocuklarının ödevlerini yapıyor. Geldi geleli üç kez çok derin esnedi, ödev
uzun sürmüş olmalı. Her zaman durmadan oğlunun okuldaki salak saçma
başarılarından, aldığı yüzlerden bahsederdi; sustuğuna göre çocuk ergenliğin
ikinci evresinde girdi, isyan bayrağını açtı ve duşta daha uzun kalmaya başladı.
Başka kız: fönü iki
günlük, demek ki dün de biriyle buluşmuş. Ayakkabısının arkası vurmuş, bu da
dün dışarı çıktığını gösterir. Yeni makyaj malzemeleri almış. Cep telefonu hep
yanında ve arada mesajlaşıyor ve her mesaj geldiğinde gülümsüyor. Bu da dünkü
buluşmanın iyi gittiğini gösterir. Zorunlu yakın arkadaşı Saniye’nin ise
yanında mutfakda değil, burada dikiliyor. Demek bulduğu kişisi zorunlu yakın
arkadaşı Saniye’den gizlemek zorunda.
Aldatan: ayakkasının
tabanı kırmızı ve sütyeni lila. Kesinlikle odadaki birine meydan okuyor. Senden
daha güzelim, senden daha seksiyim, senden daha çekiciyim ve ondan kocanı ben
hakediyorum dercesine.
Parfüm: aldatılan ise
parfümünü değiştirmiş. Daha kışkrıtıcı bir koku. Eskiden emekli tarih öğretmeni
gibi kokuyordu, şimdi ise yeni atanmış tarih öğretmeni gibi.
Biri: üzerinde her
zaman olduğu gibi beyaz kedi tüyü var. Malum bekar ve o itici, iğrenç ankara
kedisi ike beraber yaşıyor. Ama bu sefer üzerinde başka bir kedinin tüyü daha
var. Bu iğrenç sarı badisinde çok belli oluyor. Siyah bir kedi. Ya bir kedi
daha aldı ya da kedisine çiftleştirmek için siyah bir kedi buldu. Yavruların
kırma olmasını istemeyeceğine göre siyah kedinin sahibi dul bir adam.
Muhtemelen emekli asker olmalı. Çünkü babası da askerdi.
Evden ev sahibinin
prfili: koridordaki yaprak diyanet takvimi 24 gündür kopartılmamış. Muhtemelen
namazı bıraktı. Çünkü son 24 günde iki kez altışar saatlik elektrik kesintileri
oldu ve camilerden ezan sesi gelmedi.
Maddi durum ilişkisi:
sahte altın bırakan biri. Bunu adilik olsun diye değil, parasızlığından
yapıyor. Çünkü kilotlu çorabı kaçık, - iki kilotlu çorap ayı yarden kaçmaz,
aynı yere iki kez yıldırım düşmeyueceği gibi- ojeleri son üç gündür aynı. Acaba
sahte altını nereden alıyor. Lazım olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder