4 Temmuz 2016 Pazartesi

pazartesi - Thank god for Cengiz Kurtoğlu

Düşünmeden yaşamaktan başka çabanız yok pazartesi nöronsuzları. Düşünme olayını tamamen siyasetçilere ve bana bırakılmış. Dün sabah yaşadığım sahne bir distopya filmin son sahnesi gibiydi. Hem de öyle bir sahne ki, biraz düşünebileniniz koltuğuna mıhlanır.

*Hiçbir otele kimliği ile kayıt yaptırmamalı.
*Yangın merdivenleri yangın olmadığı zamanlarda da kullanmalı.
*Küçük kardeşleri partime kölesi olmalı.
*Nükleer enerjiyi heyecan verici bir gelişme olarak tanımlamalı.
*Kol saati kullanmamalı
*Suna Pekuysal’ı arada sohbetlerde anmalı.
*Flamingo ve pelikanların dostu olmalı.


Bir grup aktivist karşımdaydı. Ellerinde boş pankartlar ve boya kutuları. Kanalizasyon sularından hidrolik elektrik santrali kurma fikrini duymuşlar, bana soruyorlar. Destekleyelim mi köstekleyelim mi? Benden duyduklarına göre pankartlar yazılıp, sloganlar bulunacak ve bağırıp, yürüyecekler. İnanın dövemedim bile. Önce birkaç damla yaş, gözlerimden döküldü ve Allah’a Cengiz Kurtoğlu şarkılarından dolayı şükrettim.

Hiç yorum yok: