22 Mart 2015 Pazar

pazartesi - bal mumu heykelim

Yapabileceğiniz her türlü kontrolsüz saygı gösterine tahammül edip; anne sütünü yeteri kadar almamanıza bağlayabiliyorum ama buna hiç hazırlıklı değildim pazartesi içevurumcuları. Cuma akşam haberlerinde kendimi öyle hareketsiz görünce elimde tetrisim var mı diye baktım; tetrisim de yok, hemen televizyonun sesini açtım. Sanatçı müsveddesinin biri benim bal mumu heykelimi yapmış, sergiliyor ve cidden tıpkımın aynısı olmuş.

*Sağlık sorunlarını paylaşmaktan hiç çekinmemeli.
*Arkadaşlarının arkadaşlarına kadar hakim olmalı.
*Ajanlarıyla çok yüz göz olmamalı; ama ajanlarına da küsmemeli.
*Turşu olayından çakmalı.
*Oyun oynarken dikkatini hiçbir şey bozmamalı.
*Ferdi hareketleri nevi şahsına münhasır olmalı.
*Anlattıklarını dinlemediğimi fark ettiğini bana fark ettirmemeli.


Hemen triportörüme atladığım gibi sergiyi bastım. Cıvık cıvık entelektüel bir ortam. İstediğin kadar kitap oku beni görünce çığlığı basıyorsun o ayrı. Hemen fitil getirin bana, dedim. İlk seferinde yanlış getirmişler, onu getirene taktım; ikincisini de bal mumu heykelimin kafasında aşağı kendim yerleştirdim ve yaktım. Mum gibi ince ince, ağır ağır eriyişimi izledim; farklı bir deneyim oldu. Benden damlayan bal mumlarını yaladı bazı enteller. Sanırım bu da onlar için farklı bir deneyim olmuş olmalı.

Hiç yorum yok: