21 Kasım 2014 Cuma

acı eşiği

Acı Eşiği

1.
Hatırladıklarım: silah sesleri, İhsan'ın başından akıp yerde küçük bir havuz oluşturan kanlar, yine silah sesleri, sol baldırımdan aşağı hissettiğim sıcaklık, ellerimdeki kan, İsmo koluma girmiş beni kaldırıyor, siyah camları kırık bir araba, soğuk, İsmo küfrediyor, İsmo bana küfrediyor, arabadan iniyoruz, İsmo beni bırakıyor.
2.
Hani Amerikan filmlerinde kurşun yemiş kanun kaçaklarının gittikleri mezbahaya benzer muayenehaneler olur ya, işte onlardan birinde uyandım. Hemşire olduğunu umduğum esmer, uzun suratlı, ince bir kız gözlerimi açınca sokakta simit satan çocuklar gibi bağırdı "Uyandiiiiii" Muhtemelen ne Türk ne de hemşireydi. Doktor olduğunu umduğum beyaz, dökük, kıvırcık saçlı adam da gözlerime küçük bir el feneri ile baktı ve sonra yan koltukta ölü gibi yatan adama bir iğne yapıp gitti. Ne üzerinde önlük, ne elinde eldiven ne de boynunda steteskop vardı. Neredeyim, neden buradayım, siz kimsiniz; gibi sorular sorduysam da mevcut hemşirem işaret parmağını kapalı dudaklarının arasına götürdü ve "Susssss" dedi.

Kafam busbulanıktı. bana tanıdık gelen tek şey ise yan koltukta ölü gibi yatan adamdı, saçları yüzünü kapatıyordu. Açık kahverengi deri bir mont, montun omzunda birkaç delik ve delikten akmış sonra da pıhtılaşmış kan izleri vardı. Sıyırmış olmalıydı, çünkü daha önce benim de omzundan kurşun sıyırmıştı. Sonra kendi baldırıma baktım. Pantolonumun sol bacağını kesmişlerdi ve dizimin bir birkaç santim üstünde bir delik vardı. Benimki sıyırmamıştı. Elimi  baldırımın arkasına götürürdüm, orada yara izi olmadığına göre kurşun hala içerideydi. Birkaç saniye bozbulanık düşündüm sonra bayıldım.
3.
Tarifsiz bir acıyla uyadım (8/10) doktor hemşireme "Sıkı tut Rawan" diye emir verdi Rawan arkamdaydı ve omuzlarımdan sarılmış hareket etmeme izin vermiyordu. Yarama tendürdiyot gibi bir şey sürdüler, doktorun elinde kerpetenle bahçe makası arası bir alet vardı, bacağıma bakmamaya çalıştım; karşımdaki adamın montunu çıkartmışlardı, saçları hala yüzünü örtüyordu. Biraz öncekinden çok daha büyük bir acı hissettim (9/10) ve bayıldım.
4.
Birkaç tokat yedim (3/10). Gözlerimi açtığımda İsmo bana bakıyordu. İhsan öldü, dedi. Neden?, dedim; cevap vermedi. Yüzünde ne İhsan'ın ölümünden dolayı matem, ne de benim kurtulmuş olmamdan dolayı mutluluk vardı. Beceremediniz, dedi ve arkasını dönüp gitti; onun gidişini izlerken göz kapaklarım yavaşça kapandı.
5.
Her yer kapkaranlıktı. Sadece  bir nefes daha duyuyordum, ya kör olmuşsam diye düşündüm, sırtımdan aşağı soğuk terler akıyordu. Rawan!, diye bağırdım. Hemşiremin adını öğrenmiştim. Doktorun gözüme baktığı parmak fenerle geldi yanıma. Günün tek iyi haberi, kör olmamışım. "Ni?" dedi, umarsız sitemkar. Ne olduğunu ben de hala bilmiyordum. Sonra yine sus yaptı ama bu sefer işaret parmağını değil feneri kullandı. Nerelisin sen?, dedim o giderken arkasından. Yemen, dedi. Yemen'den gelip neden böyle bir işte çalıştığını düşünürken uyumuşum.
6.
Baldırım sızlıyordu (5/10). Yüzünü saçları örten adamdan da başka kimse yoktu odada. Güneş doğmuştu, uzaktan araba sesleri geliyordu. En azından bir gündür burada; bu dişçi koltuğuyla, berber koltuğu arasındaki şeyin üstünde yarı yatar şekilde duruyordum. Koluma serum bağlanmıştı ve çişim gelmişti. Kalktım ve elimde serum şişesi seke seke yürümeye başladım, sol ayağım her yere değdiğinde sanki sırtıma bir bıçak saplanıyordu. Rawan sese geldi ve koluma girip beni tuvalete kadar götürdü, gerçekten çok güçlüydü. Tuvaletten çıktığımda da beni bekliyordu, yine koluma girdi ve "İsmo gelecik, sen iyileşecik" dedi. Beni oturttu ve bir bardak ılık süt verdi.

Yanımda yatan adam da uyanmıştı, saçlarını tek eli ile düzeltti. Nereden olduğunu hatırlamıyordum ama bu adamı tanıdığıma yemin edebilirdim. Sarılı omzunun üstüne açık kahverengi kanlı deri montunu attı, sağlam kolunu açabildiğince açıp bir gerildi, boynunu sağa sola sallayıp kütürdetti, bana baktı ve "Yaptıklarınız yanınıza kar mı kalacak sandınız, Piraje'nin kafasına ellerimle sıktım" dedi. (10/10). Sonra da yürüyüp gitti. Peşinden koşmak istedim, sol ayağımı yere bastığım gibi kurşun deliğimden kan boşaldı. (0/10) Yerde sürünüp ağlarken Rawan bana sarılıp kolumdan bir iğne yaptı (1/10), bayılmışım
7.
Piraje karımdı.

Hiç yorum yok: