Camdan bakarken Usain Bolt’u gördüğümde, aylardır hemen hiç yürümediğimi fark
ettim pazartesi kuvvetli tabanlıları. Tahtırevan ile gezmeye kötü alışmışım. Hem o
kadar çok alışmışım ki; kapının önünde kafam kadar bisepsleri olan dört kadın
kim ve neden oradalar hiçbir fikrim yok. Gerçi masrafsız bir ulaşım yolu.
Muayenesi, taşıt pulu, benzini falan yok ama yine de ata binmenin yerini
tutmuyor
*Muayen günleri dolunaya
denk gelmeli.
*Yürürken benim gölgeme
basmamaya özen göstermeli.
*Asgari dört dakika
nefesini tutabilmeli.
*Çok güzel şapka ve
bereleri olmalı ve onları kimse ile paylaşmamalı.
*Sineksavar,
hamamböceğiezer olmalı.
*Ayak işaret parmağı,
ayak baş parmağından kısa olmalı.
*Yaylada akrabaları
olmalı.
Sonra “çıstak çıstak”
müzik çalan bir beyaz şahinin sesi dört sokak öteden geldi. Dayanamadım ve
hemen atladım tahtırevanıma. Bu insanları cezalandıramadan duramıyorum. Usain Bolt’u da steple olarak aldık ve hareket geçtik. Kadınlar hızlı koşuyor ama bir
türlü yakalayamıyoruz. En son Bolt’un sırtına atladım ve hala koşuyoruz. Şansımıza
kulaklarım muhteşem de, hala “çıştak çıstak” sesleri hala duyabiliyorum. Hatta bu
sefer ben izleyeceğim, bırakacağım Bolt dövsün.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder