29 Temmuz 2013 Pazartesi

pazartesi - tahtırevanım var

Camdan bakarken Usain Bolt’u gördüğümde, aylardır hemen hiç yürümediğimi fark ettim pazartesi kuvvetli tabanlıları. Tahtırevan ile gezmeye kötü alışmışım. Hem o kadar çok alışmışım ki; kapının önünde kafam kadar bisepsleri olan dört kadın kim ve neden oradalar hiçbir fikrim yok. Gerçi masrafsız bir ulaşım yolu. Muayenesi, taşıt pulu, benzini falan yok ama yine de ata binmenin yerini tutmuyor

*Muayen günleri dolunaya denk gelmeli.
*Yürürken benim gölgeme basmamaya özen göstermeli.
*Asgari dört dakika nefesini tutabilmeli.
*Çok güzel şapka ve bereleri olmalı ve onları kimse ile paylaşmamalı.
*Sineksavar, hamamböceğiezer olmalı.
*Ayak işaret parmağı, ayak baş parmağından kısa olmalı.
*Yaylada akrabaları olmalı.


Sonra “çıstak çıstak” müzik çalan bir beyaz şahinin sesi dört sokak öteden geldi. Dayanamadım ve hemen atladım tahtırevanıma. Bu insanları cezalandıramadan duramıyorum. Usain Bolt’u da steple olarak aldık ve hareket geçtik. Kadınlar hızlı koşuyor ama bir türlü yakalayamıyoruz. En son Bolt’un sırtına atladım ve hala koşuyoruz. Şansımıza kulaklarım muhteşem de, hala “çıştak çıstak” sesleri hala duyabiliyorum. Hatta bu sefer ben izleyeceğim, bırakacağım Bolt dövsün.

Hiç yorum yok: