15 Temmuz 2013 Pazartesi

pazartesi - bir garip öğleden sonram

Üzerime sanki ölü toprağı serpilmiş gibi hissediyorum pazartesi miskinleri. Kolumu kıpırdatacak halim yok. Biraz önce tetriste çubuk geldi de 4 blog yıkmaya bile üşendim. Ellerim ve ayaklarım kelepçeli; kurtulmaya bile mecalim yok. Salonumun ortasına bir direk dikilmiş ve on beş dakikada bir hanım kızımız o direkle dans edip, akrobatik hareketler yapıp, soyunuyor.

*Eski sevgilileri ülkeyi terk etmiş olmalı.
*Onu gören dilenciler kaçışmalı.
*Yağmur dualarının aranan siması olmalı.
*Apartman önünde halı yıkamamalı.
*Karamsar değil, kötümser olmalı
*Karnı hiç ağrımamalı.
*Otobüse bindiğinde kimseyle göz teması kurup, kedine aşık etmemeli.


Neyse sonra tuvaletim geldi de; kelepçeleri parçalayıp tuvalete kalktım. Kalkmamla beraber herkes evden kaçmaya başladı. Çığlık çığlığa koşuşturuyorlar, merdivenlerden yuvarlanan yuvarlanana. Herkes gitti striptiz direği ve tekerlekli sandalyede bir adam kaldı. Adam metalik bir sesle “Selamın aleyküm, ben Hawkings” dedi. “Aleyküm selam”, dedim ve kendisi merdivenlerden aşağı yuvarladım.

Hiç yorum yok: