3 Haziran 2013 Pazartesi

pazartesi - numaralı kasklılar

Sabah bir kalktım burnumun direği sızlıyor pazartesi isyankarları. Ne lan bu, diye hışımla yataktan kalkıp sokağa döküldüm. Sağ ayağımda farklı bir terlik, sol ayağımda farklı bir terlik; röpdoşambırımın kuşağı yerlerde kokuya doğru yürüyorum. Yaklaştıkça gözümün, burnumun yanması daha da arttı. Baktım olmayacak derin bir nefes alıp nefesimi tuttum, gözlerimi kapatıp diğer duyularımı tam gaz çalıştırıp kırk beş dakika daha yürüdüm.

*Oporçunisti hakaret olarak algılamalı.
*Arabasının arkasında bayrak ve kürek olmalı.
*Delik deşik bir anayasası olmalı.
*Halay durumunda başa geçmeli ve soluna bayan bir arkadaşını almalı.
*7 ölümcül günahtan en az beşine hakim olmalı



Hissettim bir kalabalık var, beni görünce dondular. Zaten hep öyle olur. Kalabalığı yardım, karışımda kafalarındaki kasklarda numaralar olan tek tip kıyafet gitmiş bir grup adam. Ellerinde de silah gibi bir şey. Kokunun oradan geldiği belli. Hemen yarım ton kırmızıbiber istedim. Sonra da bunları ikişerli dizdim ve birbirlerinin burun deliklerine ve gözlerine biber sürdürttüm. İşkence genelde beni sakinleştirir ama bu sefer öyle olmadı. Sağlam da bir dövdüm. Gözlerim kapalı daha yaratıcı kavga ediyorum.

Hiç yorum yok: