Sabah bir kalktım
burnumun direği sızlıyor pazartesi isyankarları. Ne lan bu, diye hışımla
yataktan kalkıp sokağa döküldüm. Sağ ayağımda farklı bir terlik, sol ayağımda
farklı bir terlik; röpdoşambırımın kuşağı yerlerde kokuya doğru yürüyorum. Yaklaştıkça
gözümün, burnumun yanması daha da arttı. Baktım olmayacak derin bir nefes alıp
nefesimi tuttum, gözlerimi kapatıp diğer duyularımı tam gaz çalıştırıp kırk beş
dakika daha yürüdüm.
*Oporçunisti hakaret
olarak algılamalı.
*Arabasının arkasında
bayrak ve kürek olmalı.
*Delik deşik bir
anayasası olmalı.
*Halay durumunda başa
geçmeli ve soluna bayan bir arkadaşını almalı.
*7 ölümcül günahtan en
az beşine hakim olmalı
Hissettim bir kalabalık
var, beni görünce dondular. Zaten hep öyle olur. Kalabalığı yardım, karışımda
kafalarındaki kasklarda numaralar olan tek tip kıyafet gitmiş bir grup adam. Ellerinde
de silah gibi bir şey. Kokunun oradan geldiği belli. Hemen yarım ton kırmızıbiber
istedim. Sonra da bunları ikişerli dizdim ve birbirlerinin burun deliklerine ve
gözlerine biber sürdürttüm. İşkence genelde beni sakinleştirir ama bu sefer
öyle olmadı. Sağlam da bir dövdüm. Gözlerim kapalı daha yaratıcı kavga
ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder