5 Mayıs 2013 Pazar

pazartesi - bir siyah beyaz film


Bu sabah yine her zamanki gibi uyanmadım pazartesi göz altı morlukları. Gözlerimi açtım, ovuşturdum, kaşıdım; kafama vurdum, kafamı duvara vurdum, kafamı tavana vurdum; olmuyor. Sanki her şey siyah beyaz bir film gibi. Renkler yok. Uyum mu sağlayayım, doktora mı gideyim, birine söyleyeyim mi diye düşünürken uyumuşum. Bir rüya gördüm, rengarenk. O zaman beynimle ilgili bir sorun olmadığı kanısına vardım.

*Mahremiyet konusuna uzun uzun kafa yormalı.
*Star Wars’u abartmadan sevmeli.
*Dilini ne kadar çıkartırsa çıkartsın iğrenç gözükmemeli.
*Acil durum fıkraları olmalı.
*Zorlama muhabbetleri çok zorlamamalı.

Acil durum scooter’ıma atladığım gibi hemen aile hekimime koştum. Sağlık ocağına girmemle beraber, yıllardır yürüyemeyen bir teyze koşmaya başladı ve iki aylık bir kız çocuğu konuştu. Sıramı beklemek istediysem de bu kadar mucize yeter diye düşünüp hekimimin odasına girdim. Kadıncağızı ayılttıktan sonra siyah beyaz film tadındaki durumumu anlattım. Gözlerime baktı ve “Size güneş gözlüklü lens takmışlar” dedikten sonra lensi çıkarttı. Kim yaptıysa söylesin. Valla kızmayacağım.

Hiç yorum yok: