*Önce kötü haberi
vereyim. Çok insan pisi pisine ölecek.
*Uzaylılarla kontak
kurulacak ama göz kırpma seviyesinde. Bir yerden başka bir yere giderken yol
üstündeysek selektör çakıp yola devam edecekler. Ne dünyaya barış getirecekler,
ne de yüksek teknolojilerinden koklatacaklar. Birkaç seferden sonra selamlarını
almayacağız, neden almadığımı sorulduğunda; görmedim ya da kafam başka yerde
ya, diyeceğiz
*Onurlu, bilinçli ve
fakir bir hareket başlayacak. Rızkın Allah’tan geldiğini bilen, hırslarından
arınmış Müslüman gençler. Mütedeyyin bir 68 kuşağı ya da Woodstock’ın bozkır
yapılanması. Münir Özkul’un “Bak beyim sana iki çift lafım var” tiradı antları
olacak. Bol bol çay içip, bazı şeyleri değiştireceklerine inanacaklar; ama hiç
de öyle bir şey olmayacak.
*Zengin çocuklarını
kötü günler bekliyor. İntihar edecekler hem de fakir gibi. Bir kısmı da
birbirlerini öldürecek. Babaları ise imparatorlukların devamı için
metreslerinin yataklarına sığınacak, korumasızca.
*Teknoloji hazzı iyice
arttıracak. Çok mutlu olacağız. Bilgisayar önündeki süremiz daha çok artacak.
Ekrana baktıkça mutlu olacağız. Çok acayip oyunlar gelecek. Hologram teknolojisinin
evlerimize girmesi yakındır.
*Kadının makinalaşması
erkeğin makinalaşmasından daha çok sisteme hizmet ettiği için adet sancısı ve
doğum gibi durumların kadının üretkenliğini baltalaması engellenecek. Daha çok
kadın ve kadınlaşmış liderler olacak.
*Geçmişe olan özlem
devam edecek. İnsanlar şu an yaşadığımız berbat günleri güzel sanacak ve öyle
anacak.
*Çok büyük bir gelişme
olacak. İnsanlık için iyi bir şey. Ama icadı tamamen tesadüfler zinciri
sayesinde olacak. Sonra bir kısın “ona tesadüf denmez, tevafuk denir” diyecek.
Bir de günlerce bunu tartacağız.
*Tartışacağız dedim ya,
buradan devam edeyim. Düello gibi bir akım başlayacak. Ölüm değil ama
savunduğun fikir için acı çekmek. İnsanlar anlaşamadıkları durumlarda
birbirilerini karşılıklı acı çekmeye davet edecek. Bu bazen buz dolu bir havuz, bazense belli
bir şiddette elektrik akımı olacak. Ve bu yöntem sayesinde insanlar konuşmadan
önce daha çok düşünmeye itilecek.
*Bilginin önemi
kalmayacak, istediğimiz bilgiye saliseler içerisinde ulaşabileceğiz. Bu da
ezberci eğitimin kalbine bir kılıç saplayacak. Artık ezber yükünü atan beynin;
senteze, hayal kurmaya ve problem çözümüne daha çok zaman ayıracağını sanıp
büyük bir hayal kırıklığına uğrayacağız.
*Hep hayalim olan grup
terapileri ülkemize gelecek. Sabahlara kadar dertleşecek insanlar, kuru pasta
ve çay eşliğinde tanımadığı insanlarla. Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan bir
etkisi olacak Türkiye üzerinde. İşe yarayacak.
*Ülke olarak
müzeleşeceğiz. Nasıl çiğ köfteciler, simit dünyaları ya da bir 1 milyoncular
bir anda patladıysa müzeler de patlayacak.
*Hiç şiir yazmayan bir
nesil gelecek ve ülkeye kötü şairlerden daha az zarar verecek.
*Teknolojik
ilerlemelerle birlikte İsviçreli bilim adamlarının müritleri artacak. Bu ruhban
sınıfına ait olmak eskisinden daha çok zor olacak. Tek bir konuda profesör
olmak sıradanlaşacak.
*Mafya siyah takım
elbiseden vazgeçemeyecek.
*Hapishaneler
özelleşecek. Herkes maddi durumuna göre hapishanede kalacak. Televizyonlarda
hapishane reklamları dönecek. Spor, ibadet, yoga, eğitim imkanları sunan hatta
tahliye esnasında diploma veren hapishaneler olacak.
*Kendi kendine giden,
oto-şoförlü arabalar piyasaya çıkınca; tüm taksi, dolmuş, otobüs şoförleri
işsiz kalacak. Zaten suça yatkın ve otorite ile sorunlu karakterlerden oluşan
kitle son gelişmeden sonra isyana kalkacak. Çok kanlı çatışmalar sonucunda bazı
bölgeleri kurtaracaklar ve hükümetlerle anlaşma sağlayacaklar.
*Bazı insanların ömrü
uzayacak. Elbette herkesin değil
*Yabancı dil sorunu
bitecek. Farklı coğrafyalarda yaşayan insanların aracıya ihtiyaç duymadan
birbirlerini anlayabileceği bir teknoloji olacak. Ve bu savaşlara yok açacak.
*Kedilerin
söylediklerini tercüme edecek bir teknolojiden hemen bunun ardından gelecek.
Kendi aralarında konuştuklarını duyunca insanlar kedilerden nefret edecek ve
çok büyük bir soykırım olacak.
*Rüyalar kaydedilebilir
olacak, uyandığımız da rüyamızı tekrar izleyebileceğimiz gibi istediğimiz
insanlarla rüyalarımızı paylaşabiliyor olacağız. Ve ayrıca gece film izler
gibi, görmek istediğimiz rüyayı seçebileceğiz. Eğer yeteri kadar zenginsek bize
özel çekilmiş rüyalar dahi görebileceğiz.
*Türkçe gelişmeyecek.
Yeni kelimeler türetemeyeceğiz, çok az teknolojik gelişmelere Türkçe isimler
takacağız ama onlarda kullanışlı olmayacak.
*Genetik atılımı en
büyük meyvelerini, meyvelerde verecek. İnanılmaz güzel meyveler yiyeceğiz.
Kütür kütür karpuzlar hem de incir büyüklüğünde ve ince kabukla satılacak. Üzüm
boyunda çekirdeksiz elmalar bizi bekliyor.
*Doktorluk bitecek.
Sağlık sektörü tamamen robotlara ve hemşirelere kalacak. Önce hemşireyi de
robot yapmayı deneyecekler ama olmayacak.
*Hakim, savcı, avukat,
mübaşir olayından da kurtulacağız. Daha önceki ülkede işlenmiş tüm suçları
analiz etmiş bir yapay zeka tarafından yargılanacağız ve elbette daha adil
olacak.
*Hackerlar da artacak
tabi haliyle, bunu tahmin etmekte bir şey yok.
*Robotlar ya da Yapay
zekalar insanlara hükmetmeyecek ama iş yükünün çok büyük bir kısmını çektiği
bir dünyada işsizlik ve açlık artacak. En başta dediğim gibi çok insan ölecek.
Hem de pisi pisine.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder