Çin halk cumhuriyetine bir takım temaslar yapmak
için gidesim geldi ve üşenmedim gittim pazartesi koministleri. Sağolsunlar beni
her ülkede olduğu gibi şatafatla ağırladılar. Pekin’de geçen zamanımda o kadar
çok havai fişek attılar ki; her yeri duman kapadı, ben dönerken hala her yer
dumandı. Asıl şoku ise sürpriz olsun diye bir kasaba girdiğimde yaşadım.
*Uzaklarda da aramamalı
*Her şeyi zamana bırakabilmeli.
*Gerçekleştiremeyeceği vaatler öne sürmekte bir
sıkıntı görmemeli.
*Gittiği partilerde parti içi muhalefetle arasına
görünmez bir duvar örmeli.
*Açıklama yapmadan önce “açıklama yapıyorum” diye
başlamalı.
*Yabancı şarkıları Türkçeye çevirenleri közle
uyarmalı.
*Yabani muhabbet kuşları yetiştirmekten bir süre
sonra vazgeçmeli.
Dükkanda kasabın yanında ben duruyordum. “Heykel mi?”
diye Çince sordum şaşkınlıktan. “3D yazıcıdan çıktınız aldık” dediler Türkçe. Malum
ucuz iş gücü, “Ulan bir kez de kendimiz için çalışalım!” demişler ve kişi
başına bir tane benim çıktımdan koymuşlar. Komünist ülke, komünist parti genel
sekreterine baktım onda da çıktımdan bir tane vardı. İlk dört saat sonra
alışıyorsun da. Şimdi yakın, yıkın ya da gömün desem arada ben de giderim diye
koktum ve sadece ülke dışına çıkartmalarını yasakladım. Zaten Çin kapalı kutu,
içeride ne oluyor kimse bilmiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder