5 Ekim 2015 Pazartesi

pazartesi - hayırlı işler

Bu çarşamba bir kız çocuğu kapımı çaldı ve “Müsaitseniz akşam annemler hayırlı bir iş için size gelecekler”, dedi pazartesi hayırseverleri. O kadar çok sevindim ki anlatamam, içim kıpır kıpır oldu; hep bu tür hayır işlerini tek ben düşünüyorum, geri kalanın umurunda bile değil sanır; hüzünlenirdim. Ama kapımı çalan o kızın anneleri de fikir teatisi için geleceklerdi.

*Derdi harflerle olmalı, kelimelerle değil.
*Asla çoğu ile yetinmemeli.
*Şelaleler hakkında o kadar da çok kafa patlatmamalı.
*Benimle gitmediği yerlere başkaları ile gitmemeli.
*Bir kere karakterli olmalı
*Beni kıskandırmak için risk almaktan çekinmemeli
*Karakteristik kriterleri olmamalı


Çiçek, çikolata; geldiler de. Gayet şık giyimli bir amca, bir teyze, bir büyük kız ve bir de kapıyı çalan velet. Havadan sudan konuştuk, çok uzun süre manasızca. Sonra ben hemen açılış olarak karbon salınımı, nükleer enerji, cinsel özgürlükler konularındaki yüzyıllık planlarımı açıkladım. Aile beni dinledi. Sizin hayırlı işlerinizi öğrenmek isterim dedim. Derin bir sessizlik oldu. Sonra aileyi dört uçan tekme ile uğurladım. Hayır, hayırlı iş diyorsun; ortada hayırlı iş yok nerede?

Hiç yorum yok: